26 Aralık 2013 Perşembe

Bir kere sınıf sorununu çözmeden işler çözülmüyor…

 
4+4+4 deki sınıflardan bahsetmeyeceğim. Benim derdim toplumsal katmanlar. Kapitalizm temel olarak sınıfların kat kat katlanması ve en alttakinin canı çıksın mantığının üzerine kurulmasıdır.
 
Fıtratında varsa sınıf atlamak, kapitalizm tam sana göre demektir.
 
Hayatın boyunca sınava girip durursun. İşin bu olur. Önce derslerden geçmeye çalışırsın sonra sınıf atlamaya…
 
Sınıf atlayamazsan vay haline.
 
Bütün tantana “sınıf atlama” çabası. Adam işçi, memur, köylü çocuğum bari kurtulsun diyerek çabalıyor. Kendisi zaten bu dünyada çekeceğinin fazlasını çekmiş. Öbür tarafa bir şey kalmamış.
 
Tabi ki, “ben gidemedim bari bizim çocuk, çoluk çocuk gitsin. Oraları bir görsün.” De demiyor. Hayata dair bir umut…
 
Sınıflar, bu toplumun mutlak vaz geçilmezleri. Ya pramidin tepesindesin –yakınları da olur- ya da dibinde. Taban biraz kalabalık ama idare et.
 
Memleketteki sınıfları kaldırırsanız dershaneler de otomatikman kalkar. Yarış bu kadar net. Kapitalizm içinde bu sınıflar, bu yarış olduğu sürece devam edecektir. Adı ne olursa olsun. Nasıl dönüşürse dönüşsün.
 
Dershaneler kalkacaksa devrim tamamdır demektir. Sınıfsız bir toplum ütopyası gerçekleşmiştir.
 
Böylesi hoşunuza gitmez mi canım Türkiyem?
 
-geMici-
 
 
BATI-feneri ÇAKMAYA DEVAM EDİYOR…

Hiç yorum yok: