Bir diğer değişle kentte eşit yaşama… Ama sosyalist
kurallarla… Kıvırmaya gerek yok! Bu mümkün mü? Neden olmasın.
Önce tanımları iyi yapmak gerekir. Ya da tanımlardan aynı
şeyi anlamak… Aynı şeyleri anlayamıyorsak zaten olay bir ütopya düzeyini
geçemez. Ayrıca unutmamak gerekir ki, her şey bir “düşle” başlar.
Sosyalizm, komünizme giden yolda bir ara sistemdir.
Aralarında ciddi bir “felsefe” farkı vardır. Sosyalizmde herkes emeği
karşılığını alır, komünizmde her şey eşit paylaşılır: bu bir.
“Sosyalizm,
komünizme giden yolda bir ara sistemdir.” diyorum ya, bunun
nedeni tüm dünya ülkeleri sosyalist yönetim biçimine geçerse ancak o zaman
“komünist” yönetim biçimine geçilebilir; bu da iki…
“Kent Sosyalizmi” diyorsanız bunun altını doldurmak
gerekiyor…
Kent kaynaklarını halk yararına kullanmak… Rantı halka
yaymak bunu gerçekleştirir mi? Hayır! Bu sadece “sosyal demokratların” bize
paketleyip sundukları can canlı bir durumdur. Zaten bu sosyal demokratlar
Avrupa sermayesinin bize ve dünyaya Amerikan sermayesinin egemenliğinin üstünü
örtmek için sunduğu güzel bir “insanlık tarihi” kazığıdır. Kelimenin tam
anlamıyla kocaman bir kazıktır!
Bunun felsefesi de yapılmıştır: Avrupa’da… İşçi sınıfının
direnişiyle sosyal haklar kazanıldıkça, işin sonu kötüye gittikçe sermaye akıl
kullanarak son kozu olan toplumsal rüşveti önermiştir; SOSYAL HAKLAR…
Bunu da işçi sınıfı “Sarı Sendikalar” sayesinde yutmuştur…
Tarih muhteşem akıyor. Her şey sermaye için! Bakınız; üye olduğunuz sendikalar!
(Ya onları haklarınız için mücadele alanına çekin, çekemiyorsanız değiştirin,
ya da istifa edin! Yoksa satılmanız kaçınılmaz… Salak karınca durum bu!)
Sosyalizm, komünizm, sosyal demokrasi kısaca bu… Kısa bir
özet geçeyim; sosyal demokrasi komünizme giden yolda sosyalizmin önünü kesmek
için uydurulmuş bir yalandır. Atla sosyal demokrasiyi…
Sosyalizmle burun buruna gelirsin! Paylaşım; herkes hak
ettiği kadar! Kent Sosyalizmi de bu noktada hayat bulabilir… Başarabiliriz… Zaten
ütopyada burada başlar. İşin gerçeği bizim ütopyaya da ihtiyacımız yok! Biraz
gerçek, biraz hayat, biraz güzellik, biraz farkındalık, biraz insan, biraz
empati, biraz şiir, biraz sevgi, biraz saygı, biraz var olmak!
Kent bize bir şey sunuyorsa, biz kente bir şey sunuyorsak
–katkıdan bahsetmiyorum- olabilme olasılığı hala var.
Tabi içselleştirebilirsen…
-geMici-
gemici@yandex.com
BATI-feneri
ÇAKMAYA DEVAM EDİYOR…