“Memlekete yazık oluyor” falan diyoruz ya, hakikaten
yazık oluyor. Memleketimiz her geçen gün özelliklerini yitiriyor. Değerlerini
kaybediyor. Kendi kendine yetebilen yedi ülkeden biri olma özelliğimizi çoktan
yitirdiğimizi biliyorduk da “darbe” yeteneğimizin kaybolduğunu yeni öğrenmiş
olduk.
Oysa düne kadar memleketimizin en belirgin özelliğiydi. Aslında
bu alanda oldukça deneyimimiz de vardır. Hele 12 Eylül darbesi kendi alanında bir
dünya klasiği haline gelmiştir. Darbe deyince ilk akla gelen darbe olarak
belleklerde yerini almıştır. CIA’in darbe derslerinde geri kalmış ülkelere
örnek olarak gösterilmeye devam ettiği iddia edilmektedir.
Üzerinden 36 yıl geçmesine rağmen etkilerini her alanda
sürdürmektedir. Hatta bir Allah’ın kulu çıkıp etkilerini silememiştir. Ve hatta
toplum hesaplaşmasını bile yapamamıştır.
Yani o kadar efsaneleşmiş bir darbedir.
Hatta bugün içinde bulunduğumuz kalın kafalılık
özelliğimizin tohumları o günlerde atılmış, zamanla serpilmiş ve bugün darbe
bile yapamaz hale gelmiş bir toplum biçimlendirmiştir.
Lakin her biçimlendirmenin yan etkileri de oluyor.
Bunlardan en önemlisi de demokrasiden fena halde kıllanan kitlelerin –anlık da
olsa- maceramsı bir demokrasi anlayışının gözlemlenmesi olmuştur. Hiç hesapta
olmayan bu yan etki, sosyolojik olarak sosyal endikasyona yorumlanabilir.
Kenan Evren yaşasaydı; “Ne tekim darbe böyle yapılmaz”
der mevzuyu kesip koparırdı. Zaten en sevdiği huyu da kesip atmaktı. Hesaplarını
kapamadan rezillikler tarihinin en müstesna yerinde yer almıştır. Asla da
unutulmayacaktır.
Unutmayanların bir kısmı, bugün iktidar olmalarının
yolunu açtığı için, diğer kısmı da memleketin nazik hallerinden ötürü
unutmayacaktır. Zaten unutulabilecek bir durum da değildir.
Son darbenin topluma öğrettiği ciddi konular da olmuştur.
Mesela meydanların sadece meydan olmadığını öğretmiştir. Demokrasinin
meydanlarla var olabileceğini öğretmiştir. 2013’te memleketin gençlerinin neden
meydanlara çıktığı şimdi daha anlaşılır olmuştur. Yani memleketin bir kısmı
ciddi bir öğrenme süreci yaşamaktadır. Bu da iyi bir şeydir…
Normalleşme normal koşullarda olur… Anormal demokrasilerde
de olabilecek şeyler de işte son birkaç günde yaşadıklarımız, gördüklerimiz
olur. Buradan hayat çıkmaz…
Çıkartamazsınız…
Geldiğimiz nokta iç savaşın ön sözü gibidir… Buradan
acilen geri dönülmelidir. Bunun kazananı olmaz.
-geMici-
BATI-feneri ÇAKMAYA DEVAM EDİYOR…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder